Bu çalışmada, Kripke’nin olanaklı dünyalar argümanı çerçevesinde zihinsel süreçlerin fiziksel olaylara indirgenerek özdeşleştirilmesinin zorunlu bir dayanağı olmadığı iddiası ele alınmıştır. Fizikalizm ve özdeşlik kuramları, zihinsel süreçleri tümüyle fiziksel bir şekilde, dolayısıyla onu fizikî olana indirgemeye çalışarak beyin olayları ile açıklamayı amaçlamaktadır. Kripke’ye göre ise, zihinsel durumların, fiziksel durumlarla özdeşleştirilmesi için bir zorunluluk söz konusu olmalıdır. Ancak on…
Read moreBu çalışmada, Kripke’nin olanaklı dünyalar argümanı çerçevesinde zihinsel süreçlerin fiziksel olaylara indirgenerek özdeşleştirilmesinin zorunlu bir dayanağı olmadığı iddiası ele alınmıştır. Fizikalizm ve özdeşlik kuramları, zihinsel süreçleri tümüyle fiziksel bir şekilde, dolayısıyla onu fizikî olana indirgemeye çalışarak beyin olayları ile açıklamayı amaçlamaktadır. Kripke’ye göre ise, zihinsel durumların, fiziksel durumlarla özdeşleştirilmesi için bir zorunluluk söz konusu olmalıdır. Ancak ona göre, fiziksel olayların zihinsel süreçleri zorunlu olarak ortaya çıkardığını göstermek mümkün değildir. Kripke’ye göre, bir ifadenin zorunlu olarak doğru olabilmesi için tüm olanaklı dünyalarda doğru olması gerekir. Kripke, bu durumu anlatmak için “katı belirtici” kavramını kullanır. Kripke’ye göre katı belirticiler arasındaki özdeşlik tezleri metafizik olarak zorunlu doğru olmalıdır. Bu durum zihinsel olaylar için geçerli değildir. Şu halde makalenin amacı, Kripke açısından fiziksel ve zihinsel durumların açıklanmasında ileri sürülen özdeşlik tezinin neden geçerli olmadığının ortaya konulmasıdır.